Kuzey Anadolu’nun yemyeşil doğasıyla çevrili bu şirin ilçe, tarihi dokusu ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeker. Osmanlı döneminden kalan yapıları, geleneksel evleri ve dar sokaklarıyla geçmişten günümüze uzanan bir yolculuk sunar. Tarım ve hayvancılığın hâlâ önemli geçim kaynakları arasında yer aldığı bölgede, aynı zamanda doğal güzellikler de görülmeye değerdir. Başkent Ankara’ya olan yakınlığı, ilçeyi hem kültürel hem de ekonomik açıdan canlı tutmaktadır. İlçede kullanılan para birimi Türk Lirası’dır ve yönetim merkezi Amasya iline bağlıdır.
Zengin tarihî mirası ile öne çıkan ilçe, aynı zamanda doğal güzellikleriyle de ziyaretçilerini kendine çeker. Özellikle çevresinde bulunan yaylalar, doğa yürüyüşleri ve piknik için idealdir. Yıl boyunca düzenlenen kültürel etkinlikler, yerel halkın geleneklerini yaşattığını gösterir. Bölgede yetiştirilen ürünler, mutfak kültürünün çeşitliliğini de ortaya koyar. Geleneksel pazarları ve yerel lezzetleri, misafirlere farklı bir deneyim yaşatır.
Tarihi köprüleri, camileri ve konaklarıyla ilçe, tarih ve kültür turizmi için oldukça ilgi çekicidir. Şehir merkezine yakın konumu sayesinde ulaşım kolaydır ve hem yerel halk hem de ziyaretçiler için farklı güzellikleri keşfetme imkânı vardır. Doğa ile tarihin iç içe geçtiği bu özel yerleşim, hem huzurlu bir tatil hem de keşif dolu bir yolculuk isteyenler için ideal bir durak olmaktadır. İşte karşınızda keşfedilecek en önemli noktalar…
1. Kız Manastırı
Gümüşhacıköy’ün tarihî dokusunu yansıtan en özel yapılardan biri Kız Manastırıdır. Bizans dönemine ait olan bu manastır, geçmişin izlerini günümüze taşıyan nadir eserlerden biridir. Doğal güzelliklerle çevrili konumu, ziyaretçilere hem ruhsal bir dinginlik hem de görsel bir şölen sunar.
Sessiz atmosferiyle öne çıkan manastır, özellikle tarih ve kültür meraklılarının ilgisini çeker. Burada dolaşırken hem mistik bir hava hissedilir hem de bölgenin kadim geçmişine tanıklık edilir. Kız Manastırı, Amasya’nın kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken noktalardan biridir.
2. İlkirem Lavanta Bahçesi
Gümüşhacıköy’ün en renkli duraklarından biri de İlkirem Lavanta Bahçesidir. Mor lavanta tarlalarıyla kaplı bu alan, özellikle yaz aylarında görsel bir şölen sunar. Lavantaların yaydığı mis gibi koku, ziyaretçilere hem huzur verir hem de farklı bir deneyim yaşatır.
Burada yılın belirli zamanlarında lavanta festivalleri düzenlenir ve fotoğraf meraklıları için eşsiz kareler ortaya çıkar. Doğa tutkunlarının uğrak noktası olan bahçe, hem dinlenmek hem de güzel anılar biriktirmek için ideal bir yerdir.
3. Haliliye Medresesi
Osmanlı döneminden günümüze ulaşan en değerli yapılardan biri olan Haliliye Medresesi, Gümüşhacıköy’ün tarihî kimliğini yansıtan önemli eserlerden biridir. Taş işçiliği ve mimarisiyle dikkat çeken medrese, geçmişte eğitim merkezi olarak kullanılmıştır.
Bugün hâlâ kültürel bir çekim noktası olan yapı, tarih meraklılarının ilgisini çeker. Medreseyi gezen ziyaretçiler, hem Osmanlı döneminin mimari güzelliklerini görebilir hem de Amasya’nın köklü tarihini daha yakından tanıyabilirler.
4. Iklazın Pınarı
Doğayla iç içe, huzurlu bir mola noktası arayanlar için Iklazın Pınarı harika bir tercihtir. Serin suları ve çevresindeki yeşil dokusu ile ziyaretçilere hem görsel hem de ruhsal bir ferahlık sunar. Özellikle sıcak yaz günlerinde bölge halkının ve doğa severlerin tercih ettiği bir mesire alanıdır.
Pınarın çevresinde yürüyüş yapabilir, kuş sesleri eşliğinde doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Temiz havası sayesinde ziyaretçilerine adeta bir terapi etkisi sunan bu doğal alan, Gümüşhacıköy’ün saklı hazinelerinden biridir.